Aylar önce sizlerle Su Hanım'ın yeni evli arkadaşı için hazırladığım defteri paylaşmış ve defterle birlikte bir de düğün anı albümü yaptığımdan bahsetmiştim. Araya başka projeler girince, bu güzel scrapbook fotoğraf albümünü unutmuşum maalesef. Belirgin bir tema tercih etmedik ama masallara ve o masalların prenseslerine ufak göndermelerimiz tüm ışıltısıyla albümde yerini aldı.
Albümde farklı serilerden kağıtlar kullandım ancak desenlerin çoğunlukla ışıltılı ve kelebek detaylı olmasına dikkat ettim. Boyutlandırma yaptığım kısımlarda da yine kelebekli sticker tercih ettim.
Albüm ceplerini sağda ve solda olacak şekilde ve dikey konumda hazırladım. Ceplerden sadece birinde, Külkedisi masalına ithafen Külkedisi'nin sarayın merdivenlerinden koşarak indiği ve ayakkabısının tekini merdivenlerde bıraktığı sahneyi canlandırdım. Dikkatli bakarsanız geride kalan ayakkabının tekini de görebilirsiniz. Saat detayı ise albümün güzel sahibesinin aşırı dakik bir insan olmasına yönelik bir espri. Bu nedenle gece 12 yerine, 9'u 10 geçeyi gösteren bir saat tercih ettim. Benim için albümün en tatlı bölümü de burası oldu.😊
Albüm 25cm*25cm ebatlarında, 6 yaprak 12 sayfadan oluşuyor. Ceplerde yer alan büyüklü küçüklü foto matları ve kartlarla birlikte 100 ve üzeri fotoğraf alabiliyor.
Albüm Kıbrıs'taki sahiplerine çoktan ulaştı. Güzel çifte bir ömür mutluluklar diliyorum. Güle güle kullansınlar ve güzel anılar biriktirsinler. Albümü detaylı olarak incelemek isterseniz videosunu izlemenizi tavsiye ederim. Şimdiden keyifli seyirler, hoşçakalın🙋
Eskiden tatil fotolarımı çok düzenli paylaşıyordum ama zincir bir yerde kopmuş. Üstelik geçen yaz, denize ve tarihe en çok doyduğumuz ve muhtemelen Ela ile yaptığımız en keyifli tatildi açık ara.💙
Yıllardır tatil için Antalya'yı tercih etmemize rağmen Kaş'a hiç gitmemiştik. Kışın bir belgeselde Kaş'ı izleyince, ocak ayından itibaren plan yapmaya başladık. Ela'nın kreşinin sahibi, şu hemen her yerde reklamını görebileceğiniz villa kiralama şirketinin de sahibi aynı zamanda. Bir sohbet esnasında Kaş'a gideceğimizden bahsedince, kendi villasının da içinde olduğu, Kaş'ta seçebileceğimiz birbirinden muhteşem evlerden oluşan bir sürü seçenek sundu bize. Tesadüfün böylesi yani.💓 Hemen evimizi seçtik, tarihe karar verdik. Günü gelince de resmen uçarak tatil evimize gittik.
Ela yokken eşimle tatilde konaklayacağımız yerin temiz olması dışında bir kriterimiz yoktu. Çünkü biz tatillerde kahvaltıdan sonra otelden ayrılır, ancak gece yatmaya gelirdik. Yıl içerisinde iş gereği şehir otellerinde bolca konaklıyoruz, o konuda uzman sayılırız artık. Ama tatil başka tabi. Senede ancak bir kez gidebileceğiniz yerin doğru bir tercih olması gerekiyor. 4 yıl boyunca Ela ile farklı tatil seçeneklerini denedik. Bunlar içerisinde en çok her şey dahil konseptinden nefret ettik ki bu 2 sene öncenin tatiliydi. Hayatımın en sıkıcı, en bunaltıcı tatiliydi. Ela hiç ama hiç bir şey yemedi. Tüm tatil Ela'ya bir şeyler yedirebilmek için uğraşarak geçti. Açık büfe olduğundan ve her şey yemek saatlerine göre ayarlandığından otelden doğru dürüst ayrılamadık. Sanırım her şey dahil otelden topluca kilo vererek dönen tek aile de biz olduk. Çünkü ben toplu olarak yapılan yeme işinden gerçekten nefret ediyorum. Hele yemek için sıraya girmek asla bana göre değil. Aynı şekilde havuz konusu benim için tam bir kabus. Havuz sadece bana ait olmadığı sürece, denizden başka bir yerde yüzmem mümkün değil. Ailede turizmci çok olunca ve sahne arkasını da iyi bilince beş yıldızlı otellerden kaçmak için çok ciddi sebeplerim var. Unutmazsam bir ara kardeşimin otel hikayelerini sizlerle de paylaşayım, şok olmak garanti:)
Bu evde kaldık ve fotolardan da anlaşılacağı üzere, biz müstakil takılmayı seven bir aileyiz. Hal böyle olunca, önünde özel havuzu olan, ormanın içinde yer almasına rağmen tüm plajlara en fazla 15-20 dk mesafede bir evde konaklamak çok cazip geldi. Her şeyden önce ben ormanın içinde, sadece cırcır böceklerinin ve hiç duymadığım kuşların sesleri eşliğinde, gece olduğunda çöken zifiri karanlığı yüzlerce yıldızın aydınlattığı bir gökyüzünün altında ilk defa konakladım. Ankara'da evimiz cadde kenarında ve her gün duyduğumuz gürültüler kulağımıza öyle bir yer etmiş ki, o neredeyse somutlaşan ve elle tutulur hale gelen sessizlik bizi resmen afallattı. Etrafta doğal olmayan hiç bir ses yoktu, Ela hariç😝 Çok güzeldi. Gerçekten hayatımın en konforlu tatiliydi. Hele o zamana kadar denize kavuşabilmek için dakikaları saydığım yılları düşününce, gerçekten gözlerim yaşardı. Çünkü bizim için temizlenen pırıl pırıl bir havuz vardı önümüzde ve bahçedeki kahvaltı masasından kalkıp havuza girmemiz üç saniye falan sürüyordu:)
Havuzdan denize, denizden tekrar havuza döngüsü en çok Ela'ya yaradı. Yüzmeyi hala yeleksiz beceremiyor ama kendine güveni geldi. Koca havuzu bir baştan bir başa saatlerce dolaştı. Derin suya havuzda alışması, son gün çıktığımız tekne turunda çok işimize yaradı. Çünkü Ela özgürlüğünü ilan ederek tekneden 70 metrelik suya tek başına atladı ve yemekler haricinde tekneye hiç çıkmak istemedi. Bir ara tekneden epey uzaklaştık. Denize baktım kocaman, Ela'ya baktım küçücük. Allahım şu an alttan üstten her ihtimale ne kadar açığız deyip tırstım da yani yalan değil. Çünkü Ela denizde kesinlikle bizi dinlemedi, müdahale kabul etmedi. Buna rağmen çok ama çok eğlendik.
Akşamları Ela uyuduktan sonra çayımızı kahvemizi alıp bahçeye çıktık. Sırf o sessizliğe ortak olmak için neredeyse hiç konuşmadan vakit geçirdik. Yani bu tatil benim için su ve sessizlik olarak özetlenebilir. İşin garip yanı da, o sessiz ortama girene kadar buna ne kadar ihtiyacımız olduğunu anlamamamız...
Biz muhtemelen bu yaz da Kaş'dayız. Kaş'a gitmek isteyenler, tatilini orada geçirmek isteyenler de vardır mutlaka. Hem onlara rehber olmak, hem de yaşadığım güzel günleri kişisel tarihime not düşmek maksadıyla ilerleyen yayınlarda paylaşmak istediğim bir sürü şey var. O zamana kadar, kendinize iyi bakın, hoşçakalın.😙
Herkese merhaba! Antalya'dan meslektaşım Saadet Hanım dünyayı gezmeyi, farklı ülkeler keşfetmeyi çok sevdiğini ve seyahat fotoğraflarını depolamak için rengarenk bir albüm istediğini söyleyince, ben de hemen her rengin yer aldığı, cıvıl cıvıl bir albüm hazırladım.
Scrapbook gezi albümü, 25cm*25cm ebatlarında, 6 yaprak 12 sayfadan oluşuyor. Albümde fotoğraf depolayabileceğiniz pek çok alan var ve bu haliyle ortalama 100 fotoğrafa ev sahipliği yapabilir. Albümü detaylandırırken seyahat temalı etiketler, cepler ve kartlar kullandım. Kullandığım seri oldukça egzotik aslında ama baskı aldığım foto kartlarında da geniş bir renk skalası tercih ettim.
Bu albüm de yine videosu olmayanlardan. Video düzenlemek artık o kadar alıştığım ve pratikleştiğim bir konu ki, videosuz bir yayın çok boş geliyor açıkçası. Çok istesem de bazen albümleri son gün yetiştirip kargoya veriyorum. Video çekimi için hiç zaman olmuyor ve arada böyle kaçaklar oluyor ister istemez:)
Herkese merhaba! Birtane Hanım'ın oğlu Alparslan için hazırladım bu anı albümünü.Bilirsiniz bebek albümleri hazırlamaya bayılıyorum. Çünkü detaylar her daim çok eğlenceli.
Erkek bebek anı albümü, 25cm*25cm ebatlarında, 6 yaprak 12 sayfadan oluşuyor. Albümde cepler, interaktif bölümler ve büyük boy kartlar yer alıyor. Bu haliyle albüm 10cm*15cm ve 13cm*18cm ebatlarında 100 civarı, hatta kullanıma bağlı olarak belki daha fazla, fotoğraf kapasiteli.
Albümlerimde ağır gramajlı kartonlar tercih ediyorum. Baskı aldığım fotoğraf kartları ise en az 230 gsm ağırlığında. Karton konusu cidden önemli. Çok kalın kartonları katlaması, şekil vermesi oldukça zor. Bunu başarsanız dahi, kat yerlerinden kırılma yapması çok olası. Çok ince olanlar ise dayanıksız olmaları nedeniyle kullanışsız.
Albümün temelinde Canson
marka karton tercih ediyorum genel olarak. Ancak buna ek olarak çok
değişik özelliklere sahip farklı kartonlarla da çalışıyorum. Mesela son
keşfim; bildiğiniz kadife yüzeye sahip, yumuşacık çok özel bir karton
çeşidi. Bebek ve düğün albümlerinin kapak tasarımları için mükemmel bir seçim olacağına
eminim ve kullanmak için cidden sabırsızlanıyorum.
Albümlerimde bu tarz interaktif kartlar hazırlamayı çok seviyorum. Elbette en çok seçenek yine bebek albümlerinde. Ceplerin olduğu fotolara dikkat ederseniz, her birinde yine farklı bir kart mevcut. Sizce de çok şirin değiller mi? Sırf bu tarz kartlardan oluşan bir albüm bile hazırlayabilirim aslında💙
Bu arada albümün videosunu bir türlü bulamıyorum. Yeni bir bilgisayar almıştım. Dosyaları aktarırken bir anda yok oldu sanki. Artık ne zaman karşıma çıkarsa o zaman eklerim. Görüşmek dileğiyle, hoşçakalın.🙋
Herkese merhaba! Geçtiğimiz aylarda Ela kreşteki ilk karnesini aldı.💖 Tabi gerçek bir karneden
ziyade, ekinde kreşin psikologu tarafından hazırlanan detaylı gelişim
raporunun olduğu, çocuğun kendi kendine neler yapabildiğini gösteren
süslü bir karttan bahsediyorum. Süs demişken bu 4-5 yaş gurubu kızları ne süslü yahu! Aralarında sürekli bir takıp
takıştırma yarışı, kim daha çok tokayı başına sığdırabilir, bilekle dirsek arasına en fazla kaç bilezik takılabilir ya da en büyük tacı kim kafaya geçirecek gibi komik bir durum söz konusu. Okuldan gönderilen fotoları görseniz kahkahalarla güleceğinize eminim. Zira fotolarda çocukların
yüzlerinden çok başlarının üstünde sallanan Minnie Mouse ya da tavşan
kulakları ya da ne bileyim prenses taçları görünüyor. 😁
İşte ben de bu süslü hatunlara, karne günleri için ufak bir anı olsun
istedim. Kağıt ve evadan kolyeler hazırladım ve çocuklara dağıttım. Bu
kolyeleri hazırlamak o kadar hoşuma gitti ki, daha sonra aynılarından bir parti de kendim için hazırladım.
Fotoğraflarını gördükleriniz, bu ikinci çalışmaya ait. Ne lazım derseniz; Malzemeler:
*İstediğiniz görsellerin baskısı (2 Adet)
-Ben bu sevimli kızların görsellerini kullandım. Ancak siz dilediğiniz görselle çalışabilirsiniz. Resimleri bastırırken kalın bir kağıda baskı almaya (ben 230 gsm kağıt kullandım) ve görsellerden birini yansıtarak yazdırmaya dikkat edin. Yazıcınızın gelişmiş ayarlar kısmından bu özelliğe ulaşabilirsiniz. Ya da photoshop gibi bir programla da resimlerinizi yansıtabilirsiniz. Bazı programlarda reverse image ya da mirror effect olarak geçiyor, hepsi aynı sonucu verir.
*Seçtiğiniz görsellere uygun renklerde eva süngeri
-Eva süngeri yerine dekupaj hamuru da kullanabilirsiniz. Bu durumda normal bir yapıştırıcı yerine dekupaj tutkalı tercih etmeli, sonrasında ise üzerine vernik atmalısınız. Açıkçası ben kuru ve hafif bir çalışma yapmak istediğimden eva süngeri ve normal yapıştırıcı tercih ettim. Üzerinde ise vernik değil, ışıltı veren ürünler kullandım.
*Makas ya da kretuar
*Yapıştırıcı
*Kurdele ya da mumlu ip
*Boyutlu/simli boncuk boyası ya da ışıltı katacak herhangi bir ürün.
*Renkli boncuk
*Delgeç
*Kuşgözü
Ben bu sevimli kızları ilk etapta hediye paketlerinde kullanmayı planlamıştım. Ancak henüz yayınlamadığım kız bebek albümlerimden birinde denedim ve çok yakıştırdım. Muhtemelen bundan sonraki albümlerde de sık sık tercih edeceğim.
Kağıt ve eva kullanılarak hazırlanan ve yapımı son derece basit olan bu süsler, farklı pek çok alanda kullanılabilir olmaları nedeniyle de oldukça fonksiyonel ürünler. Mesela biz bir dahaki sefere, Ela'nın isteği üzerine Minnie Mouse ve Elsa temalı çalışıcaz. Sizler de çocuklarınızla etkinlik saatinde yapabilirsiniz. Erkek çocukları için onların sevdiği karakterleri tercih edebilirsiniz. Daha farklı değerlendirmek isterseniz, yılbaşı ağacına, hediye paketlerine vs. süs olarak kullanabilirsiniz. Anahtarlık yapabilirsiniz. Şu an aklıma gelenler bunlar...
Bu sevimli kızların tüm yapım aşamalarını aşağıdaki kısa videoadan izleyebilirsiniz. Kanalıma abone olursanız ayrıca mutlu olurum tabi:)
Bahar geldi, çiçekler açtı. Tamam hala süper sıcak değil havalar ama
çevrenize baktığınızda gözünüze çarpan yeşiller, beyazlar, pembeler sizi
de sebepsiz yere mutlu etmiyor mu? Açık havada burnunuza çalınan
tazeliğin, derinlerden gün yüzüne yükselen hayatın kokusu sizi de mest
etmiyor mu? Açıkçası ben bu aralar sarhoş gibi gezdiğimden, benimle
birlikte herkesin bu güzel mevsimin büyüsüne kapılmasını istiyorum. Nisanda doğan ve adı Bahar olan birinden başka ne beklenir ki zaten? Malum çok kısa sürüyor bu zamanlar. Çiçekler hemen dökülüyor, o güzelim
kokular kayboluveriyor. Kaçırmayın derim💚
P.S.:Eren'cim sormuş, belki kullanmak isteyenleriniz olabilir, bu cici kızları ekiyorum aşağıya:)
Haftanın en güzel gününden merhaba! Umarım iyisinizdir. Bugün bol kelebekli, renkli ve elbette ışıl ışıl bir albümle geldim. Albümü İstanbul'dan Ersin Bey'in kız arkadaşının doğumgünü için hazırladım.
Scrapbook anı/fotoğraf albümü, 25cm*25cm ebatlarında ve 6 yaprak 12 sayfadan oluşuyor. Pocket page tekniğiyle hazırladığım albüm bu haliyle 100 ve hatta daha fazla fotoğraf kapasiteli. Pocket page, sayfaların cep şeklinde olmasını ifade ediyor. Yani fotoğraflara baktığınızda, sayfaların üst kısmı açık ve o kısımlarda sayfa boyutuna yakın büyük kartlar yer alıyor. Bu cepler ayrıca büyük ebatlı ekstra fotoları depolamak için de ideal.
Albüm sayfalarını hazırlarken, özellikle interaktif kısımlarda bol miktarda mıknatıs ve mumlu ip kullanıyorum. Mıknatıs özellikle çok katmanlı kısımlarda hem sağlamlık hem de şıklık sağlıyor.
Albüm kapağına asetat kağıdı kullanarak çok sevimli bir shaker window ekledim. Epeydir aklımdaydı, nihayet hayata geçirdim. Albümdeki diğer detayları yakından görmenizi tavsiye ederim. Bunun için hemen alttaki videoya tıklamanız yeterli. Keyifli seyirler dilerim, iyi tatiller herkese!
Ahşap boyamaya eskisi kadar yoğun olmasa da halen devam ediyorum aslında. Ama çok uzun zamandır dekupaj resmi yayınlamadığımı fark ettim, en son paylaşımımın üzerinden 100 yıl geçmiş bile olabilir. O zaman buyrun bakalım, güle güle kullanın.😊
.jpg)
