Herkese merhaba! Karantina günlerinde evden zorda kalmadıkça çıkmayan, en az bir çocukla uğraşan ve hala akıl sağlığını koruyan herkesi gönülden tebrik ediyorum. Zira bizde hafiften delirme emareleri başladı. Şu karantinanın bize öğrettiği tek bir şey varsa, o da okulun çok ama çok kıymetli bir şey olduğudur. Çünkü yetemiyoruz arkadaşlar, kendi öz çocuğumuza hiç bir şekilde yetemiyoruz ve onu asla ama asla mutlu edemiyoruz artık. Sayfalarca etkinlik, evcilik, aktivite, oyun, canlı ders, kitap okuma, ev işi, mutfak işi, tv...Hayır artık hiç biri benim biricik evladıma yetmiyor, bizim de sinir katsayımız tavan yapıyor. Artık ailecek çok normal olmadığımızı hissediyorum, hunilerle gezmemiz yakındır.😅
Blogger güncellenmiş ve bu da benim güncelleme sonrası ilk yayınım. Yeni halini pek sevdiğimi söyleyemem. Ben yazılarıma eklediğim görsellerin html kodlarını, seoya uygun olması açısından düzeltiyordum. Şu anda o kısma nasıl gireceğimi halen bulabilmiş değilim ve resimleri düzeltmeden yayınlamak nasıl rahatsız ediyor anlatamam.😊
Bu el yapımı, coptic stitch tekniğiyle hazırladığım vintage defter ve folyo, yine sevgili Özlem Hanım için yaptığım bir çalışma. Folyo ve defter, hem taşıma kolaylığı hem de şıklık sağlıyor. Özellikle seyahatlerde, anılarınızı deftere yazarken, çektiğiniz fotoğrafları da folyo içerisindeki interaktif kısımlara yapıştırabiliyor ya da ceplerinde muhafaza edebiliyorsunuz. Cep içlerinde pek çok etiket ve kart da mevcut. Bunlarla da fotoğraflarınızı dekore edebilir, tarih ve yer bilgileri ekleyebilirsiniz. Seyahat etmeyi ve seyahat günlükleri tutmayı sevenler için ideal bir hediye bence.
Coptic stitch defter ve folyonun videosu hemen aşağıda. Lütfen izleyin, yorum yapın ve düşüncelerinizi benimle paylaşın. Hala abone olmadıysanız kanalıma abone olmayı da unutmayın. Hepinize sağlıklı ve mutlu günler diliyorum. Hoşçakalın!








































Yalana gerek yok, zor geldiği zamanlar yok mu, yığınla! Eskiye dair özlediğim şeyler yok mu, bir sürü! Ama hangisi derseniz tereddütsüz bugünü seçerim. Hem de 2 yıldan fazla bir süredir en uzun uykumun sadece bir kereye mahsus 5 saatlik bir uyku olmasına, yine 2 senedir sinemada tek bir film bile izlemememe, spor hayatımın tek başıma ve elimde kitabımla koşu bandı üzerinde sınırlanmasına, Ela Masal hala anne sütü aldığı için farkında olmadan artık besin konusunda çok seçici birine dönüşmeme, endişenin artık çok tanıdık bir duygu olmasına, kendimi neredeyse aklıma getirmeyip beynimin otomatik olarak hep ve sürekli sadece bir kişiye odaklanmasına, cilt bakımını ayda bir şanslıysam yapıp tırnak kesmek için dahi ekstra zaman yaratmaya çalışmama rağmen! 














