Ahşap Mobilya Boyamanın Püf Noktaları

Garajda unutulmuş, nereden baksanız 20 yıllık bir dolabı yeniden kullanıma soktum. Hem nasıl yaptığımı anlatmak, hem de küçük ipuçları paylaşmak istiyorum ki, bu işe heveslenen ama bir türlü cesaret edemeyen arkadaşlarıma yardımcı olabileyim.

Ham ya da işlenmiş  fark etmez, bana ahşap boyamada olmazsa olmaz nedir deseniz, size hiç düşünmeden zımpara derim. Annie Sloan henüz Türkiye'ye gelmediğine göre- ki gelirse ilk benden duyarsınız- ev yapımı chalk paintmiş, zımpara gerekmezmiş hikayelerine kulaklarınızı tıkayın. Tüm emeğinizin boşa gitmesini istemiyorsanız zımparadan kaçınmayın. Küçük objelerde zımpara kağıtları ve sünger zımparalar yeterli olurken, büyük mobilyalarda zımpara makinaları işinizi epey kolaylaştıracaktır.

Gözünüzde daha rahat canlandırmanız için açıklamam gerekirse; siz zımparayı mobilyaya sürttükçe, zımpara ince ise yani yüksek gritli bir zımpara ise (220 gibi), mobilya yüzeyinde gözle görülmeyen ince çizgiler oluşacaktır. Zımpara kalın yani düşük gritli ise (80 gibi), hem gözle görülen, hem de elinizle rahatlıkla hissedebileceğiniz oyuklar meydana gelecektir. Yağlı ve yapışkan bir boya tercih etmediğimiz sürece, akrilik esaslı boyaların yüzeye tutunabilmeleri, işte sizin mobilya yüzeyinde açacağınız bu oyuklar sayesinde olmaktadır. Eski mobilyalarda hem boya hem de cila olduğu göz önüne alınırsa, zımpara yapmanın önemi daha iyi anlaşılır. Mobilya üzerindeki katmanın kalınlığına bağlı olarak düşük gritli zımpara ile başlayıp, astar ve boya aralarında zımparayı giderek inceltmek ve en son çok ince bir zımpara ile işi tamamlamak, satin finish denilen durumu yakalamanızı sağlayacaktır.

Zımparadan sonra yapılacak ilk iş, mobilyanın -varsa eğer- oyuk ya da çatlaklarını, macun ya da dolgu malzemesi ile doldurmaktır. Dolgu malzemesi donduktan sonra yine zımpara yapın ki mobilya ile arasında kot farkı olmasın. Bu işlemi de tamamladıktan sonra artık astarlamaya geçebiliriz. Ben bu tarz büyük mobilyalarda astarlama işlemi için uzun zamandır polisanın su bazlı transfer astarını kullanıyorum. Farklı boya türlerinden geçişlerde de gayet iyi bir yapışma sağlıyor. Astar boya uygulandıktan sonra pütürlü bir hal alıyor ama zımparadan sonra ipek gibi bir yüzey elde ediyorsunuz. Ben toplamda iki kat astar atıyorum.

Astarlama işlemi bittikten sonra artık boyamaya geçebiliriz. Ben beyaz renkte polisan matrix kokusuz tercih ettim. Siz dilediğiniz su bazlı boya ile çalışabilirsiniz elbette. Yapı marketlerde çok vakit geçirdiğimi belirtmiştim. Çoğu zaman hobi marketlerde satılanlardan çok daha profesyonel fırça ve verniklere rastladığımı ve bu sayede son derece kaliteli ve hesaplı onlarca ürüne sahip olduğumu söylemeliyim. Büyük parçalarla çalışırken kesinlikle iyi kalite bir rulo, iz bırakmayan bir fırça ve ince köşeler için yine uzun kıllara sahip, rahat kontrol edebileceğiniz bir fırça edinmeniz, işinizi büyük ölçüde kolaylaştıracaktır.

Ahşap boyamada ikinci olmazsa olmazım; iyi kalitede bir vernik. Vernik seçerken solvent ya da su bazlı yönünde yapacağınız tercihiniz tamamen kullandığınız boyaya bağlıdır. Yani solventle inceltilen solvent bazlı bir boya kullanmışsanız solvent bazlı vernik, su ile inceltilen su bazlı bir boya kullanmışsanız yine su bazlı bir vernik tercih etmelisiniz. Su bazlı boya üzerine solvent bazlı vernik kullanımı sararmaya yol açar.

Ben bu dolapta yine polisanın su bazlı ahşap verniğini kullandım. Kullanmadan önce iyice karıştırmak ve fırçaya alınan verniğin miktarını iyi ayarlamak lazım, çünkü kullanıma hazır halde ve sulu bir yapıya sahip. Bu nedenle de köşelerde birikmeye müsait. Ahşaba yedirerek uygulamakta fayda var. Çabuk kuruyor ve iki kat uygulama yeterli oluyor.

Dolabın üst kapaklarında cam vardı. Bunları çıkarıp yerine puantiyeli kumaştan basit perdeler yaptım. Raflar da yine camdandı. Uygun ölçülerde ahşap parçaları boyayarak cam raflarla değiştirdim.

Yine yapı marketten aldığım romantik kulplar da takılınca dolap tamamlanmış oldu. Umarım faydalı bir post olmuştur. Herkese eğlenceli ve bol güneşli bir hafta sonu dilerim.

Dekoratif Kasa Boyama

Herkese merhaba:) Bloga yazı girmeyeli haftalar olmuş. Evde badana-boya, yeni eşyalar ve değişmesi gereken odalarla haşır neşiriz bir süredir. Yazlıklar, kışlıklar ve ayıklanması gerekenler de listeye eklenince ortalık tam bir savaş alanına döndü. Bu arada biten projeler oldu aslında ama bir türlü fotoğraflayıp hazır edemedim. Neyse geç olsun güç olmasın deyip epey bir zaman önce tamamladığım kasalardan birini paylaşmak istiyorum.

Benim kasalara, paletlere ne kadar düşkün olduğumu, Ne Desem Beğenirsin isimli ortak blogumuzu takip edenler bilir. Eşimden garajda biriken çıtalardan birkaç tane kasa yapmasını istemiştim. Bir hafta sonu kırmadı beni ve iki güzel kasa yaptı bana. O yaptı yapmasına da benim kasaları boyama işim epey bir sonraya kaldı.

Boyama derken bu kasada gerçek anlamda bir boyama işlemi yok. Sadece koyu renkli ahşap verniği ile renklendirdim ve üzerine stencil uygulayıp tekrar vernik attım. Objeleri direkt boyamak istemediğinizde bu tarz renkli vernikleri şiddetle tavsiye ederim. Hem cam gibi bir koruma sağlıyor, hem de doğal bir renk veriyor. Yapı markete her gidişimde mutlaka farklı renklerde vernik alıyorum, fiyatları da son derece makul.

Kasanın kenarlarına eski bir sehpa örtüsünden kalan dantel şeritleri yapıştırdım. Bu tarz bir ekleme yapmadığımda obje bana çok yavan görünüyor nedense:) Bir sonraki yazımda mobilya boyamanın püf noktalarını ve hobi odam için boyadığım dolabı paylaşmayı planlıyorum bir aksilik olmazsa. Herkese mutlu bir hafta dilerim.

Eskitme Duvar Panosu Nasıl Yapılır?

Çocuk odası için hazırladığım bu ahşap duvar panosu için başlangıçta farklı planlarım vardı. Bu nedenle önce şeker pembeye boyayıp mumladım. Ardından krem rengine boyadım ve zımparaladım. 

Kız resmini tek seferde değil, kat kat boyutlandırdım. Yani baş, elbise, ayakkabılar, kedi, salıncağın oturma kısmı ve kolları ayrı ayrı kabarttım. Salıncak için kınnap ipini resme göre yapıştırdım.

Ardından kelebekli dekupaj resimlerini de hamurla boyutlandırıp panonun etrafına yapışturdım ve tüm panoyu antiquinle yoğun bir şekilde eskittim. Son olarak mat su bazlı vernikle vernikledim.

Herkese iyi tatiller:)

Mutfak Temalı Dekupaj Resimleri

Dekupaj çalışmalarınızda kullanmanız için dekupaj resimleri paylaşmaya devam ediyorum.

Bahar geldi, hava mis gibi çiçek kokuyor. Yürüdüğümüz yol kenarlarındaki beyaz ve pembeye bürünmüş ağaçlar göz alıcı. Bu güzel havaları fırsat bilerek ben de kocaman bir dolap yeniliyorum. Çok yakında görüşmek dileğiyle herkese iyi haftalar...

Metal Tepsi Yenileme

Promosyon olarak verilen mini metal tepsileri bilirsiniz. Ofiste, lavabonun altında unutulmuş üç tepsi buldum. Kimi paslanmış, kimi eğilip bükülmüş. Atmaya kıyamadım, toplayıp eve getirdim.

Tepsileri önce sentetik astarla -katlar arasında zımparalayarak- ikişer kat boyadım. Ardından seçtiğim resimleri dekupaj tutkalıyla yapıştırdım ve resme uygun renklerde püskürtme yaptım. Sonuncu tepside ise antiquin eskitme uyguladım.

 Son olarak vernikledim. Artık kullanıma hazırlar. Herkese keyifli bir hafta sonu dilerim:)

Cupcake Temalı Dekupaj Resimleri

Epeydir dekupaj resmi yayınlamıyordum. Hazır yeni projeler konusunda tembellik yaparken paylaşmak istedim. Dekupaj çalışmalarına, özellikle mutfak panolarına çok yakıştırdığım bu güzel resimleri arşivinize kaydetmeyi unutmayın.

French Grey Dresser

Herkese merhaba. Uzun zamandır yaptıklarımı paylaşamıyordum. Nihayet sabahki yağmura inat fotoğrafları çektim, düzenledim ve karşınızdayım:)

Bu çekmeceli komidini alalı epey olmuştu. Daha alırken renginin Fransız grisi olacağına ve üzerine el boyama çalışacağıma karar vermiştim. Ama kendisine sıra ancak gelebildi. Tabii sıra geldikten sonra da iş bitmedi. Aklımdaki griyi tutturmak için bir sürü ton denedim. En sonunda elimdeki tüm grileri, siyahı ve beyazı karıştırarak gördüğünüz tonu elde ettim. Yalnız bir daha bu kadar büyük bir objeyi karışım renklerle boyamayacağıma eminim:)

Objeyi önce zımparaladım. Sonra da sayısını hatırlamadığım kadar griye boyadım. Boyama işlemi bitince, Graphics Fairy'den ve kendi arşivimden seçtiğim çıktıları karbon kağıdıyla objeye geçirdim. Ardından bej renkli akrilik boya ile birkaç kat yazıları belirginleştirdim. Çekmece içlerine ise dışındaki kuşlara arkadaş olsun diye yine bej renginde minik mühürler bastım.

Vernik aşaması hala tamamlanmadı ama güneşi gördüğüm ilk gün sağlam bir yat vernikle objeyi korumaya alacağım. Herkese mutlu bir hafta dilerim:)