Damla'cım beni mimlemiş, aklımıza ilk geleni silmeden yazacakmışız. Madem öyle hazlihazırda midemi bulandıran bir konuyu paylaşayım.
Efendim biz büroda üç kişiyiz. Ben, eşim ve ortağımız. Benimle ya da eşimle görüşmeye gelen kişiler kendi halinde insanlardır, gelirler, görüşürler ve edepleriyle giderler. Hani ısrar kıyamet bir bardak çay bile içiremezsiniz.
Ortağımıza gelince... Şimdi çevre olarak kendisi bir siyasi partinin il yönetiminde, amcası adliyenin en tanınmış ve sevilen hakimlerinden. Çocukluğundan beri de hep bu tarz kalabalık ortamlarda bulunduğundan hani şahsen içinde bulunmayı pek de tercih etmeyeceğim ortamlarda ziyadesiyle bulunmuş.Bu nedenle bizim büroya eski vekiller, belediye başkanları, ne bileyim Türk Siyasi Tarihinde kendilerine totolarının büyüklüğüne göre az çok yer bulmuş pek çok şahsiyet girer. Ancaaak çıkmaz!!!
Hani yukarıda bahsettiğim edebiyle gitme meselesi var ya, hah o yok işte:) Bizim büro, öyle günlerde oluyor sana 5 yıldızlı bir otel!! Aman efendim kimler gelmiş, ooo siz de mi burdaydınız, biz de tam kalkıyorduk, aman gitmeyin biz yeni geldik, o halde tamam kalalım gibi diyaloglara kulaklarımız aşinadır vesselam. Artık çay, kahve, yemek, toplantı odasında sigaradan oluşan koca bir bulut ki, içilen sigaranın markasına ve ağırlığına göre bu buluta bir de koku ekleniyor. Artık gerisini siz düşünün.
Hani yukarıda bahsettiğim edebiyle gitme meselesi var ya, hah o yok işte:) Bizim büro, öyle günlerde oluyor sana 5 yıldızlı bir otel!! Aman efendim kimler gelmiş, ooo siz de mi burdaydınız, biz de tam kalkıyorduk, aman gitmeyin biz yeni geldik, o halde tamam kalalım gibi diyaloglara kulaklarımız aşinadır vesselam. Artık çay, kahve, yemek, toplantı odasında sigaradan oluşan koca bir bulut ki, içilen sigaranın markasına ve ağırlığına göre bu buluta bir de koku ekleniyor. Artık gerisini siz düşünün.
Hadi bunlar tamam da asıl senin derdin ne derseniz, itiraf ediyorum efendim, TUVALET!!! Öyle eu deu falan diye ağzımı yamuklaştırıp kibarlaşamayacağım, bildiğiniz tuvaletten bahsediyorum. Bizim büroda koridorun en sonundaki oda benimdir ve bilin bakalım odanın hemen yan tarafında ne var? Bildiniz, tuvalet efendim:)
Şimdi bu zat-ı muhteremler var ya, hani dışarda takım elbiseli falan, görünce bir halt zannettiğimiz adamlar, aslında ne olduklarını tam da tuvalete girince belli ediyorlar. Hayır anlamıyorum ki arkadaş, 10 yıldır tutuyordun da bizim büroyu mu bekledin, kapıdan girip merhaba diyen soluğu tuvalette alıyor, sanki kapıdaki tabelada ismimiz değil de GİRİN VE İHTİYAÇLARINIZI GİDERİN (kibar olmalıyım, kibar olmalıyım:) yazıyor!!! Ya da tuvalette lider kuruluş, bir kere girin asla pişman olmayacaksınız da olabilir, bir giren bir daha çıkmadığına göre:)
Şimdi bu zat-ı muhteremler var ya, hani dışarda takım elbiseli falan, görünce bir halt zannettiğimiz adamlar, aslında ne olduklarını tam da tuvalete girince belli ediyorlar. Hayır anlamıyorum ki arkadaş, 10 yıldır tutuyordun da bizim büroyu mu bekledin, kapıdan girip merhaba diyen soluğu tuvalette alıyor, sanki kapıdaki tabelada ismimiz değil de GİRİN VE İHTİYAÇLARINIZI GİDERİN (kibar olmalıyım, kibar olmalıyım:) yazıyor!!! Ya da tuvalette lider kuruluş, bir kere girin asla pişman olmayacaksınız da olabilir, bir giren bir daha çıkmadığına göre:)
Dün abartmıyorum arka arkaya 5-6 kişi girdi tuvalete, artık sonuncuda benim gözlerim kararmış, eşime "bu ne yaaa, bu neeee" diye sızlandığımı biliyorum, gerisini hatırlamıyorum. Sana ne tuvaletteki adamdan derseniz haklı olabilirsiniz, ama kardeşim bir burun bu kadar sesli nasıl silinebilir, beynin aktı lavaboya hala neyin peşindesin arkadaşım, değil mi ama? İşin en kötü tarafı da her büyük temizliğin bir sonraki günü büroya baskın yapmaları.
Tam her taraf misler gibi olmuş, çiçek gibi kokuyor derken, ertesi gün ellerinde sigaralarıyla bıyıklı amcalar doluşuyor büroya. Bundan bir zaman önceye kadar sifon çekmekten bile acizlerdi ama koca puntalarla sifonun hemen üstüne "SİFONU ÇEK" yazısını yapıştırdım da bir bakıma rahatladım, şimdi bunlara "SİFONU ÇEKER MİSİNİZ LÜTFEN" yazsam bu önemli sorumluluğu kendi iradelerine falan bıraktığımı sanp yanılırlar. O yüzden en azından sifon konusunu sağlama aldım, vicdanım rahat.
Tam her taraf misler gibi olmuş, çiçek gibi kokuyor derken, ertesi gün ellerinde sigaralarıyla bıyıklı amcalar doluşuyor büroya. Bundan bir zaman önceye kadar sifon çekmekten bile acizlerdi ama koca puntalarla sifonun hemen üstüne "SİFONU ÇEK" yazısını yapıştırdım da bir bakıma rahatladım, şimdi bunlara "SİFONU ÇEKER MİSİNİZ LÜTFEN" yazsam bu önemli sorumluluğu kendi iradelerine falan bıraktığımı sanp yanılırlar. O yüzden en azından sifon konusunu sağlama aldım, vicdanım rahat.
Tüm bu yıpratıcı süreç sonrasında olanlar ise bünyede bir yabancılaşma, tuvaletle tüm ilişiği kesme, çamaşır suyu, tuz ruhu hatta varsa en kalitelisinden asit arayışlarına girişme gibi bir dolu zaman alan uğraşların parçası olma. Gelmeyin kardeşim, gelecekseniz de rica ederim tuvaletinizi yapın öyle gelin.
Yorumlar
Şaka bir yana rahatsızlık duyduğun konularda çok haklısın. Orası bir iş yeri ve her şeyin bir usülü var. Öyle tüm gün oturup, sigara, çay, kahve ve sohbet eşliğinde zaman öldüreceklerse bence kahvehaneye gitsinler. Tuvalet konusuna gelince bence sen odanı misafirleri gelen ortağınla değiştir:) Tuvaletin hijyeninden de o sorumlu olsun:)
Sevgiler canım.
Ay bak çok dertli olduğum bir konuya parmak bastın.
Resimler de cuk oturmuş ,çok güldüm.
Bence sen aynaya da Sümkürmek Yasaktır yaz. bak bakalım işe yarıyor mu? Yararsa da haber vermeyi unutma olur mu ?:)
Sevgiler.
sabırlar diliyorum:(((