Cihan'ın Bahçesi

cihanın-bahcesi

Cihan Ablacım,
Hiç yüz yüze gelmedik seninle. Buna rağmen blogundan paylaştığın güzellikler sayesinde, ne kadar pozitif, kocaman yürekli bir insan olduğunu seni her ziyaret edişimde hissettim. Sanırım yazılarını okuyup da-tam da senin istediğin gibi-senin yanından kötü hislerle ayrılan tek bir ziyaretçin olmamıştır. Elişlerin, kanaviçelerin, örgülerin, çiçeklerin, torunlarına olan sevgin, masal gibi bahçen, hani gelsek artık hiç yabancılık çekmem dediğim evinin sevimli köşeleri. Ve rengarenk, cıvıl cıvıl fotoğraflarla süslü her yazının sonunda belli belirsiz hüznün, gidenlere olan özlemin...

Ani gidişine çok ama çok üzüldüm ablacım. Hayatı bu kadar dolu dolu yaşayan sen gibi birinin nedense hiç ölmeyeceğini düşünüyor insan. Ama şimdi dönüp dönüp eski yazılarını okudukça, "içini yakıp kavuran" acılarını, "beni bekleyenler, özleyenler var" ya da "hayat çok zor"  derken neyi kastettiğini, kalbinin bir yarısı ailene, sevdiklerine adanmış olsa da diğer yarısının ne denli üzgün olduğunu daha iyi anlıyorum sanırım.

Hepsi sona erdi ve ben bu açıdan senin adına çok mutluyum. Mekanın cennet olsun, yattığın yer nurlarla dolsun. Geride kalan tüm sevdiklerine Allah sabırlar versin. Hasret kaldığın melek kızına da bizden çok selam söıyle. Gerçekte nasıldır bilinmez ama nedense tam da şu an o güzel yürekli anne-kızın yukarlarda bir yerlerde ellerinde çay fincanları, etraflarında kanaviçelerle yemyeşil bir bahçede oturdukları ve kahkahalar atarak muhabbet ettikleri bir resmi hayal etmek bana çok iyi geliyor, içimi ferahlatıyor. Güle güle ablacım, yolun açık olsun...

Yorumlar

siyah kuğu dedi ki…
Anneler günü biçin kuzusuna gitti. Nur içinde yatsın.
lezzettabağı dedi ki…
Bence de öyle..Çok çok uzaklarda ama bir o kadar da yanı başımdaymışcasına bloğuna misafir olduğum her olduğumda da kendimi çok dingin hissettiğim bir dostumu kaybetmenin şaşkınlığını yaşıyorum ne yazacağımı ne diyeceğimi bilemediğim için bloğumda paylaşamadım..Mekanı cennet olsun, nurlar içinde yatsın arkadaşımız..