Sisle Gelen Yolcu

Çok fazla kitap okuyorum son günlerde. Ama son zamanlarda okuduğum en etkileyici, en sürükleyici romanlardan biriydi Sisle Gelen Yolcu. Kurgusu, dili tam kıvamındaydı. Roman okurken en sevmediğim şey; romanda gerekli gereksiz bir sürü karakterin ve karışık isimlerin yer alması ve karakteri unutunca "ya bu kimdi" deyip 10-20 sayfa geriden o kişinin kim olduğunu arama çalışmalarıdır.  Bu kitap oldukça uzun olmasına rağmen konular ve bölümler birbirini izliyor ve böylece sıkılmadan okuyabiliyorsunuz.

sisle-gelen-yolcu

Konusuna gelince...Psişik kaçışlar yaşayan bir bavulsuz yolcu. Farklı yerlerde işlenen mitolojik cinayetler ve her cinayetten sonra ortaya çıkan yeni kimlikler.

Cinayet mahallinde parmak izleri bulunan psikiyatr Mathias Freire, evsiz Victor Janusz, deli ressam Narcisse, kalpazan Nono, ve parlak psikiyatr François Kubiela ve babasının bir işkence uzmanı olduğunu öğrendikten sonra hayatı altüst olan komiser Anaïs Chatelet, kitabın okuyucuyu maceradan maceraya sürükleyecek kahramanları.  Kitabın tanıtım cümleleri ise gerilim sevenler için iştah uyandıracak cinsten.

Ben gölgeyim.
Ben avım.
Ben katilim.
Ben hedefim.
Kurtulmak için tek çarem var;diğerinden kaçmak.
Peki ya diğeri de bensem?
Grange'in  bugüne kadar en beğendiğim kitabı Koloni idi. Artık Sisle Gelen Yolcu ilk sırada, şiddetle tavsiye ediyorum.

Yazımın esas konusuna gelirsek; kitapta resimde pişmanlık olarak belirtilen bir durum var. Elbette ayrıntıları anlatıp sürprizi kaçırmayacağım. Nette biraz araştırdım ancak gerçekliğinden emin olamadığım için paylaşmak istedim. Belki de sadece kurgudur bilemiyorum. Kitaba göre;  Ressam Courbet'in "Yaralı Adam" portresi pişmanlığa en iyi örnekmiş.

courbet-yarali-adam

Bu tabloda Courbet kendisini resmetmiş, sevgilisi de omzunda yatıyormuş. Ancak tablo bittiğinde sevgilisi Courbet'i terketmiş ve Courbet de kızı silerek kızın yerine bir hançeri göğsüne ise yara ve kan eklemiş. Elbette yoruma gerek bırakmayacak derecede açık bir sonuç. Tablonun röntgeni çekilmiş ilerleyen yıllarda ve Courbet'in omuzunda bir kızın bulunduğu net bir şekilde görülüyormuş.

Bana çok ilginç geldi. Sırları saklamak için ideal bir yöntem gerçekten.

Yorumlar

sevda s. dedi ki…
Kitabı merak ettim canım. Tablo ile ilgili bilgiler de oldukça ilginçmiş :)
okuyan dedi ki…
Beğenin ve tavsiyen üzerine kitabı alınacaklar listeme ekledim, teşekkürler Baharcım.
HoBiHuZuR dedi ki…
ayy harikaymış baharımm,,bende unutur tekrar kahraman kimdi diye erinmeden taa en başa dönerim :))
yine bende dicem ama resimlerdeki gizli şeylere acayip merakım vardır,monalisada ayrı bir sır,bu resimde çok enteresan gerçekten,,harika paylaşım Sevgiler canım arkadaşım..
Fateme dedi ki…
Anlattıklarına göre okuma zevklerimiz birbirlerine paralel:D Kalın kitaplarla zorluk çeksem de bu kitabı çok merak ettim.
Unknown dedi ki…
İlgimi çeken tür, Grange'ın da defalarca methini duymama rağmen okumamıştım hala. Bu sefer unutmadan ekliyorum kitap listeme :)
Unknown dedi ki…
filmi çekilsede izlesek, gerçi kitaptaki etkiyi veremiyorlar ama konusu güzele benziyor.
bücürükveben dedi ki…
Hakikaten ilgi çekici, sürükleyici bir konusu varmış, var ya bunun filmi de yapılır..of Bahar'ım böyle tanıtımları gördükçe kitaplar birikiyor:)))hangi birini alacağım şaşırdım:)
Banu dedi ki…
çook ilginç bir kitap listeme aldım.. sevgilerimle...
Ada Deniz dedi ki…
güzel bir kitaba benziyor....
prenses annesi dedi ki…
kitap heyecanlı gibi duruyor. okumayı çok isterim
bahar006 dedi ki…
Yorumlarınıza teşekkürler arkadaşlar. Gerçekten övgüyü hakeden bir roman, bence kaçırmayın, sevgiler:)
birincisin dedi ki…
Romanı not alıyorum,alınıp okunacak:)Tablo hakkında ki bilgiler ilginç,paylaşım için teşekkürler,sevgiler:)
hayal mekan dedi ki…
bu yazarın çogu kitabını okudum ve bunu da hemen aldım , elimdeki kitap bugün bitti ve yarın başlıyorum hemen okumaya
sevgiler
Gulcin dedi ki…
bu bahaneyle kitabi da not ediyorum bahar cok tesekkurler :)
bahar006 dedi ki…
Birincisin, Fatoşcum, Gülçin çok teşekkür ederim yorumlarınız için:)